Eki 282012
Kahvenizi nasıl alırsınız? Masada mı ayakta mı?

Kahvenizi nasıl alırsınız? Sade mi, orta mı, şekerli mi? Yoksa masada mı ayakta mı tercih edersiniz? Bu biraz garip gelebilir ama İtalya’ya turistik olmayan bir amaçla ilk defa geldiğim zaman ayakta kahve içmek daha önce yapmadığım birşeydi. Gerçi Starbucks kültürü ile elimizde karton bardakla sokakta kahve içme fikrine biraz sıcak bakmaya başlamıştık Türk toplumu olarak ancak bir kafeye gidince oturmak yerine ayakta kahve içmek Türkiye’de pek karşılaşacağımız bir durum değildir sanıyorum.

İtalya’ya gelince sanıyorum ilk dikkatimi çeken şey bu olmuştu. Evet evet, Roma’da tren istasyonunda beklerken eşimle kahvelerimizi alıp bir masaya oturduğumuzda o kadar boş masa dururken bar kısmında ayakta durup kahve içen insanlara şaşkınlıkla baktığımı itiraf etmeliyim.

Daha sonraları öğrendim çoğu İtalyanın kahveyi kafenin bar kısmında iki yudumda içip yoluna devam ettiğini. Üzerine çok düşündüm tabii ve sonaları bu tarz, bu alışkanlık benim de hoşuma gitmeye başladı. Türkiye’de kahve çoğunlukla tanıdıklarımızla sohbet etmek istediğimizde bir yere oturup içmeyi tercih ettiğimiz bir içecektir. Ama en azından Floransa’da (gördüğüm diğer İtalyan şehirlerindeki durum farklı değildi gerçi) kahve sosyal bir içeçek olmanın yanında bir alışkanlıktı; tek başınıza bile olsanız bir kafeye gidip bir kahve içebilirdiniz. Elbette bunu Türkiye’de de yapmak mümkün ama buradaki kadar çok sık karşılaşılan bir durum olmadığını düşünüyorum.

Americano deyince “bir Amerikalı” istemediğimi ifade etmek için ‘café americano’, latte deyince süt istediğim anlamı çıktığını görünce, ‘cafe latte’ istemeyi öğrendim daha sonra. Sık sık Starbucks’ta kahve içtiğimden dolayı edindiğim ve o zamanlar İtalyanca bilmediğim için normal karşıladığım alışkanlıklarımdı bunlar.

Ve daha sonra İtalya’da kahvenin neden bu kadar güzel olduğunu sormaya başladım kendime. Türkiye’de ünlü kahve zincirleri dışında bir kafeye gittiğinizde güzel bir kahve içme ihtimaliniz yok denecek kadar az. O nedenle çoğumuz ünlü kahve zincirlerini tercih ediyoruz. Oysa burada hangi kafeye giderseniz gidin güzel bir kahve içebiliyorsunuz. Bunun bir nedeninin kahvenin kalitesi yanında kullanılan sütün günlük süt olması olduğunu sonradan öğrendim. Gerçekten de şu ana kadar kahve içtiğim mekanların hiçbirinde günlük süt dışında bir sütün kullanıldığını görmedim.

Fiyatlar mı? En ünlü kafeye gitseniz bile ayakta içtiğiniz sürece fiyatlar aynı. Ancak oturduğunuz zaman fiyatlar değişebiliyor. O nedenle benim gibi öğrenci maaşı ile geçinmeye çalışan biri Floransa’nın bana göre en güzel kafesi, Café Gilli‘ye gidip o güzel kahve ve tiramisuyu tadabiliyor.

Bitirmeden son bir not: Tim Parks’ın ‘Italian Neighbours’ adlı kitabında da aktardığı gibi – benim gibi İtalyan kültürünü anlamaya ve biraz olsun yaşamaya çalışıyorsanız- kahve seçiminize de dikkat etmeniz gerekiyor. Çünkü birçok İtalyan sabah saat 11′den sonra capuccino, café latte ya da café americano gibi kahveleri çok doyurucu oldukları için yemek sonrasında içmeyi garip buluyor. Ama günün her saatinde espresso ya da café macchiato içiliyor.

Türk kahvesinin ve sohbetinin verdiği keyfi bir kenara bırakırsak, tüm bu gözlemlerim bana kahvenin İtalyan kültüründe olan yerinin bir başka olduğunu gösteriyor.img_0785